Meşgul Sinyali nokta com blogundan herkese merhabalar! Bu yazıyı ilginç ve eğlenceli bulduğum için sizlerle -tarafımdan editoryal çeviri- paylaşıyorum. Faydasının dokunması dileği ile.. Spam’dan sorumlu eski Google Çalışanı Matt Cutts!
İster normal bir kullanıcı, ister webmaster ister bir SEO Uzmanı olun, burada sizinle konuşma fırsatı bulduğum için mutluyum. Google çalışanımız olduğu için mutluyum. Tartışma forumumuz aracılığıyla sizlerden aldığımız geri bildirimleri çok ciddiye alıyor ve buna göre uygulamaya çalışıyoruz. Umarım röportajı beğenirsiniz!
Soru: Webspam ile nasıl tanıştığınızı anlatabilir misiniz?
Matt: Google’da çalışmaya yeni başladığım zamanlardı. Pornografik içerikleri filtreleme projesi olan “SafeSearch” üzerinde çalışıyordum. O zamanlar, yüksek PageRank’e sahip bir web sitesinin otomatik olarak temiz ve masum olması gerektiğine dair bir varsayım vardı. Neden? Çünkü yüksek PageRank, yüksek itibar anlamına gelirdi ve bir porno sitesine işaret etmezdi. Bu pornografik web sitesini W3C (w3.org)’dan ulaşmam beni düşündürmüştü. Süresi dolmuş bir alan adı olduğunu fark etmem uzun sürmedi. Aslında o an, bazı insanların bağlantı tabanlı (PageRank) algoritmamızı kandırmanın yollarını bulduğunu fark ettiğim andı. Yani ilk spam sitem bir porno sitesiydi – belki de bu yüzden bu kadar iyi hatırlıyorum. (:
Soru: Google arama sonuçlarında sıralama elde etmek için küçük web sitesi sahiplerine tavsiyeleriniz nelerdir?
Matt: En önemli unsur yaratıcı olmaktır. Küçük web sitesi sahiplerinin çoğu, yeni bir site açtıklarında daha genel arama sorguları için büyük sitelerle rekabet etme şanslarının olmadığını düşünüyor. Bu yüzden önce belirli bir alana odaklanmaları gerekir. Örneğin ayakkabılarla ilgili bir site açmak istiyorsanız, özellikle büyük ayaklı kişiler için ayakkabılara odaklanarak işe başlayabilirsiniz. Bazı küçük site yöneticilerinin bunu başardıklarını gördüm. Daha sonra tamamen bu alana odaklanabilir ve bu alanda bir uzman haline gelebilirsiniz. Buna dayanarak web sitenizi genişletebilirsiniz. Küçük sitelerin bir diğer avantajı da çok büyük sitelere kıyasla çok daha yaratıcı olabilmeniz ve daha hızlı tepki verebilmenizdir.
Büyük sitelere ait bazı web yöneticileriyle konuştum – bana yıllarca süren devasa projelerden bahsettiler. Sitenin sadece üst kısmındaki belirli bir bölümün tüm sayfalarda değiştirilmesi gerektiğini açıkladılar. Şirket içinde ilgili herkesin onayını almak aylar sürdü. Öte yandan, küçük bir web yöneticisi olarak bu tür değişiklikleri hızlı bir şekilde uygulayabilir, farklı sürümleri deneyebilir ve iyi çalışan şeyleri çok hızlı bir şekilde dahil edebilirsiniz. Bu nedenle avantaj, çok hızlı tepki verebilme ve deneme özgürlüğüne sahip olmaktır ki bu genellikle büyük şirketler için geçerli değildir. Daha küçük webmasterlar ayrıca hızlı bir şekilde uzmanlaşabilecekleri ve otorite statüsüne ulaşabilecekleri küçük bir niş bulabilme avantajına da sahiptir.
Soru: Google’da iyi bir sıralama elde etmek için ne yapılmalı?
Matt: Google Arama Merkezi servislerini kullanabilirler. Tamam – burada biraz önyargılı olabilirim. Sitenizin geri bağlantılarını (backlink) kontrol etmek, kullanıcıların sitenizi aramak için kullandıkları anahtar kelimeleri belirlemek ve kırık bağlantılar veya sitenin taranamayan alanları gibi tarama hatalarını tespit etmek için Web Yöneticisi Merkezi araçlarını kullanabilirsiniz. Örneğin 404 hatalarının nerede oluştuğuna dair basit bir genel bakışa sahip olmak kullanışlıdır. Web yöneticisi araçları ile çeşitli istatistikleri de çağırabilirsiniz: Googlebot ziyaretleri arasındaki aralık nedir veya günde kaç sayfa taranıyor.
En sevdiğim özelliklerden biri de gizli metin veya başka spam sinyalleri olduğunu düşündüğümüzde, örneğin siteniz saldırıya uğradığında bir bildirim almanız. Bu gibi durumlarda, farklı dillerde mevcut olan mesaj merkezimizde size bir mesaj gösteriyoruz. Örneğin, gizli metin tespit ettiğimiz URL’ler hakkında bilgilendirileceksiniz. Sorunu çözdükten sonra, doğrudan Web Yöneticisi Araçlarından bir yeniden değerlendirme isteği gönderebilirsiniz. Yani burada kesinlikle aşina olmanız gereken pek çok kullanışlı araç var – ve hepsi ücretsiz! bkz: mesgulsinyali.com/seo-trendleri/
Soru: Google sonuçlarında ülkeler arasında farklılıklar var mı?
Matt: Her pazar farklıdır. Google’un bu farklılıkların farkına varmasının iyi olacağını düşünüyorum ve şu anda Google’da bu tür konularla ilgilenen çok sayıda mühendis var. Bence Google’un her bir pazarın gereksinimlerine ve özelliklerine mümkün olduğunca özen göstermesi gerekiyor. Örneğin Almancada veya Türkçede birkaç kelime genellikle yeni kelimeler oluşturmak için birleştirilir, bu durum İngilizce’de böyle değildir. Dolayısıyla farklı teknikler kullanılıyor ve bu da farklı yazım denetimlerine ve farklı dillerdeki en alakalı belgeleri belirleme yöntemimize yansıyor. Bu kadar uluslararası olmamızın ve web yöneticisi araçlarımızı Almanca’dan Çince’ye kadar çeşitli dillerde sunmamızın harika olduğunu düşünüyorum. Bence farklı pazarların özelliklerini karşılamak ve buralarda nasıl mükemmel sonuçlar elde edebileceğimizi bulmak için çok çalışıyoruz.
Soru: Ziyaret ettiğiniz tüm sitelerde PageRank için bağlantılar satın alınıp alınmadığını kontrol ediyor musunuz?
Matt: Her zaman spam tespit etmeyi öğrendiğinizde, tüm sitelere bir tür x-ray görüşüyle bakıyor ve birinin bu bağlantıları tam olarak neden yerleştirdiğini merak ediyorsunuz. Şaka! Bu yüzden sıradan kullanıcıdan gizlenebilecek şeyleri sürekli olarak fark etmek hem bir nimet hem de bir lanet olabilir. Bu bana her zaman olan bir şey: Tüm web sitelerinde, neredeyse otomatik olarak o sitenin neyi iyi yapıp neyi yapmadığına bakarım. Artık hiçbir siteye tamamen “masum” bir şekilde bakamadığım için bazen bu durum sörf yapma zevkimi azaltıyor. Elbette sürekli yeni bir şeyler öğrenmeye yardımcı oluyor. Ayrıca kullanıcılardan çok sayıda spam raporu alıyoruz ki bu bizim için çok faydalı. Kullanıcıların aramamızı nasıl daha da geliştirebileceğimizi fark etmeleri ve buna göre bize geri bildirimde bulunmaları bize çok yardımcı oluyor.
- Google Yeni Açıklaması: Backlink Artık İlk Üç Sıralama Sinyali Değil
Soru: Şimdiye kadar bir konferansta size sorulan en komik soru neydi?
Matt: En sevdiğim sorulardan biri şuydu: “Birden fazla web sitesine sahibim ve bunları birbirlerine bağladım, ancak Google’da ve aslında Yahoo!’da o kadar da iyi sıralanmıyorlar ve sitelerimin sıralamasını iyileştirmek için ne yapmam gerektiğini merak ediyorum.” Konferansta Yahoo!’dan bir meslektaşım yanıma oturdu ve alaycı bir bakışla sordu: “Tamam, çok sayıda siteden bahsediyorsunuz – tam olarak kaç siteden bahsediyoruz? 5 mi yoksa 10 mu? Kaç tane?” Bunun üzerine soruyu soran kişi biraz endişeli göründü ve kısa bir süreliğine odaya göz gezdirdikten sonra 1.500 sitesi olduğunu açıkladı – bu cevap tabii ki odada büyük bir uğultuya neden oldu.
İnsanların kaç numarada olacağını öğrenmek için daha Google bile web sitesini keşfetmeden bize sorular sorması da her zaman eğlencelidir. Tıpkı okulda öğrencinin bir sonraki sınavdaki soruların ne olduğunu sorması gibi. Bu sorular o kadar ileri gidiyor ki, sadece şunu söylemek istiyorum: Tamam – sadece iyi bir site oluşturun, iyi pazarlayın ve “beyaz şapka” optimizasyon tekniklerini kullanın, sonra huzur içinde uyuyabilirsiniz. Artık ne kadar ileri gidebileceğiniz konusunda endişelenmenize gerek yok.
Soru: Sizce önümüzdeki beş yıl içinde arama motorları için en büyük zorluklar neler olacak?
Matt: Bence birçok zorluk var. Bunlardan biri, kullanıcıların arama motorlarından giderek daha fazla şey bekliyor olması. Yazılım geliştirmeden sorumlu başkan yardımcılarımızdan Udi Manber, birkaç yıl önceki arama sorgularını bugünkülerle karşılaştırarak bunu çok iyi bir şekilde gösterdi. O zamanlar gerçekten zor olan şeyleri bugün iyi bir şekilde hallediyoruz, bu da kullanıcıların daha da karmaşık arama sorguları için iyi sonuçlar vermemizi bekledikleri anlamına geliyor. Dolayısıyla, başlangıçta imkansız bir görev gibi görünen daha karmaşık arama sorgularını sürekli olarak alıyoruz ve bu zorlukların üstesinden geliyoruz.
Sevgili Meşgul Sinyali takipçileri bu röportajı beğendiniz mi? Bu tarz seçmece ve faydalı röportajların – yazıların devamı gelsin ister misiniz?
